Eserleri

Eyüp Belâya Doymadı

Eyüp Belâya Doymadı
Eyüp Belâya Doymadı, Fîhi Mâ Fîh’ten Sohbetler

Kul ile Allah arasında sağlık ve servet olmak üzere sadece iki perde vardır Diğer bütün perdeler bu ikisinden doğar.

Sağlıklı kişi “Allah nerede? Ben O’nu bilmiyorum da görmüyorum da!” der. Fakat ağrı ve sızıya yakalandığında “Yâ Allah Yâ Allah” diye inlemeye başlar ve bütün sözleri Allah’a dönüktür ve bütün derûnî sırlarını Allah’a açar.

Demek ki sağlık kendisi için bir perde imiş ve Allah o acı ve ıstırabın altında gizliymiş. İnsanoğlu malı ve hazzı olduğu sürece arzularını tatmin etmenin çaresine bakar ve gece gündüz bununla uğraşır. Sefalet baş gösterir göstermez de, acizleşir, Allah’a yönelir ve O’ndan imdat ister.

Bana seni getiren acz ve sefalettir,
Aciz ve sefil bir kulunum ben Senin
¹.

Allah Firavun’a dört yüz sene servet, memleket, saltanat ve dünya hazzı verdi. Bütün bunlar kendisini Allah’ın huzurundan uzaklaştıran birer perdeydi. Allah’ı hiç hatırlayıp anmasın diye bir gün olsun ona elem ve keder tattırmadı. Hak Teâlâ ona, “Keyfine bak da, bizi hatırlayıp anma!” dedi.

Gına geldi saltanattan Hz. Süleyman’a,
Hz. Eyüp doymadı bela ve imtihanlara
².


Açıklamalar:
¹ Bana Seni getiren sarhoşluk ve eli boşluktur, / Ben Senin sarhoşluk ve eli boşluğunun kuluyum.
² Mevlâna, Divân, 2/11178


Eyüp Belâya Doymadı

Fîhi Mâ Fîh’ten Sohbetler
Hz. Mevlâna

Bir Yorum Yaz